top of page

Müziğin Karanlık Tarafı

Hiç bir müzik parçası dinlerken onu çok alakasız başka bir parçaya benzetip dakikalarca kitlendiğiniz oldu mu?


Yakın zamanda, çok alakasız bir anda, Romeo ve Juliet balesini izlerken başıma geldi bu olay. Hani hikayenin daha başlarında Capulet’lerin evinde verilen maskeli baloda Romeo ve Juliet ilk defa karşılaşır ya, işte orada soyluların dans etmeye başlamasıyla orkestra bir parça çalmaya başladı. Karanlık, ağır, acımasız bir müzik. Bir yerden tanıdık geliyor ama nereden? Müzik devam ettikçe yarattığı korku ve karanlık daha da yükseldi. Salonun içini tam bir karanlık güç kapladı. “Sahneye şu an Darth Vader çıksa şaşırmam!” dememle birlikte neye benzediğini bulmuş oldum: Star Wars’un filmlerinin “Imperial March” adlı parçası. Shazam sağolsun, balede çalan parçayı da hemen bulmuş oldum: Prokofiev’in “Dance of the Knights” adlı bestesi. Böyle alakasız iki şeyi birleştirmiş olmanın verdiği gazla eve döner dönmez internette aramaya başladım, acaba bu benzerliği başka insanlar da keşfetmiş mi diye… Ve tabii ki benim için yeni olan bu keşif internet dünyası için eski haber olmuş bile. :) Hatta bu iki parçanın mash up’ını yapan orkestralar bile var: mesela burada Prokofiev’in bestesiyle başlayıp 0:23’de Star Wars’un film müziğine geçiş yapıyorlar. 


Eğer Star Wars’ın Imperial March’ını dinlemekten garip bir haz duyuyorsanız, Prokofiev’in Dance of the Knights’ını mutlaka dinlemenizi öneririm! ~n



Image by Paul Weaver

Haftaya pazar e-mail kutunuzdayız!

bottom of page